Yaygın Bazı Şirk Çeşitleri

 

Ebû Vâkıd el-Leysî radıyallâhu anh şöyle anlatmaktadır:

“Rasûlullah ile birlikte Huneyn Savaşı’na çıktık. Biz küfrü terk edeli fazla olmamış kimselerdik. Müşriklerin üzerine silahlarını asarak yanında ibadet ettikleri bir sedir ağaçları vardı. Bu ağaca “Zâtu Envât” denirdi. Bir sedir ağacının yanından geçerken: «Ey Allah’ın rasûlü! Müşriklerdeki gibi bizim için de bir Zâtu Envât tayin etsen!”dedik.

Bunun üzerine Peygamber sallAllâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Allahu ekber! İşte yine aynı yol. Nefsim elinde olan Allah’a yemin olsun ki, siz aynı İsrailoğullarının Mûsâ’ya: “Ey Mûsâ! Onların ilahları olduğu gibi, sen de bizim için bir ilah yap! Dediler. Gerçekten siz cahil bir toplumsunuz, dedi.” (A’râf, 138) dedikleri gibi dediniz. Siz sizden önce yaşamış olan toplumların adetlerine sarılmaya çalışacaksınız. »

sahih: Ahmed , Tırmızi , İbn Hıbban , Ebu Yala , Taberani

Kahve falı

Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme falcılar hakkında sordular.
“Onlar hiçbir şey değildir!” buyurdu.
“Ey Allahın Resûlü! Söyledikleri bazen doğru çıkmaktadır.”
“Bu doğru olan sözdür. Cin onu kapıp dostunun kulağına söyleyiverir. Ne var ki, onunla birlikte yüz tane de yalan katar.”
Aişe radıyallahu anha. Buhârî. 

 

 

Allah (c.c) şöyle buyuruyor: “Gaybın anahtarları O’nun katındadır. O’ndan başkası onu bilemez. Karada ve denizde olanları yalnız O bilir.” (En’am: 59)

Türbe

Buhârî ve Müslim’de Ümmü Habibe ve Ümmü Seleme’nin Peygamber – sallallahu aleyhi ve sellem-’e Habeşistan’da bir kilise gördüklerini, bu kilise içerisinde birtakım resimlerin bulunduğunu söylediler.Bunun üzerine Allah’ın Rasûlü şöyle buyurdu:
“Onlar halkın içinden sâlih/iyi bir adam ölünce kabrinin üzerine ibadethane yaptılar ve o (sizin gördüğünüz) resimleri yaptılar. Onlar, Allah katında yaratılmışların en şerli olanlarıdır.”

Fallar ve Burçlar

—–İbnu Abbâs radıyallahu anhümâ anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
“Kim, Allah’ın zikrettiğinin gayrısı için yıldızlar ilminden bir bab iktibas ederse sihirden bir şu’be iktibas etmiş olur. Müneccim kâhindir; kâhinde sihirbazdır, sihirbaz da kâfirdir.” Rezin tahric etmiştir.

 

Katâde rahimehullah demiştir ki: “Allah bu yıldızları üç şey için yaratmıştır: Onları semânın zineti kıldı, (semâya yükselip haber toplayan) şeytanlara atılacak taşlar kıldı, kendileriyle istikâmet tayin edilen alâmetler kıldı. Kim yıldızlar hakkında başka yorumlar yapmaya kalkarsa hata eder ve nasibini zayi eder, kendisini ilgilendirmeyen ve bilgisi olmayan hatta bilmekte peygamler ve meleklerin bile acze düştükleri bir hususta kendini külfete sokar.”
Kütübü sitte-İbni Kesir

“Allah’ı bırakıp da sana fayda ya da zarar vermeyecek şeylere tapma. Eğer bunu yaparsan mutlaka zalimlerden olursun.” (Yunus, 106)

Fal baktıran, falcıya inanmasa bile, kırk gün namazı kabul olmaz.[Müslim]

İbn Mes’ûd radıyallâhu anh şöyle anlatmaktadır: “Rasûlullah’ın şöyle buyurduğunu işittim: «Rukye, temâim (muska) ve tivele şirktir.»

sahih: Ahmed , Ebu Davud , İbn Mace , Hakim , Ebu Ya’la , Taberani , Beyhaki

Falcının, büyücünün söylediklerine inanan, Kur’an-ı kerime inanmamış olur. [Taberani]

«De ki: Öyleyse bana söyler misiniz? Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’tan başka taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar O’nun bu rahmetini önleyebilirler mi? De ki: Bana Allah yeter. Tevekkül edenler, ancak O’na güvenip dayanırlar.» (Zümer, 38)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.